Türk Nefroloji Derneğinin araştırmasına göre Türkiye’de her 6-7 kişiden biri kronik böbrek hastası. Düşük farkındalık, hastalığı kısa süre içerisinde böbrek yetmezliği sevisine taşıyabiliyor. Zamanında fark edildiğinde önlenebilen veya geciktirilebilen hastalık için obezite ile mücadele, düzenli egzersiz yapma ve sağlıklı beslenme oldukça önemli. Üniversitemiz Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sultan Güvenir Özkurt, dünya böbrek gününe yönelik yaptığı açıklamada yaşam tarzı iyileştirmesi ve doktor kontrolünün önemine dikkat çekiyor.
Obezite Böbrek Sağlığını Bozuyor
ESOGÜ Haber’e açıklamada bulunan Özkurt, obezitenin zararlı sonuçlarının böbrek hastalıklarına yol açtığını belirtiyor: “Obezite dünya çapında bir salgın haline gelmiştir ve yaygınlığının önümüzdeki on yılda %40 oranında artacağı tahmin edilmektedir. COVID-19 nedeniyle uygulanan kısıtlamalar ve hareketsiz yaşamın bu artışı daha da hızlandırabileceği düşünülmektedir. Obezitenin artan sıklığı, diyabet, hipertansiyon ve diğer kalp damar hastalıkları ve ayrıca kronik böbrek hastalığı için artmış bir risk oluşturmaktadır. Obez bireylerde, fazlalaşan vücut ağırlığına bağlı olarak, artan metabolik talepleri karşılamak için böbreklerin süzme işlevinde telafi edici bir artış meydana gelmektedir. Böbrek içi basınçtaki artış böbreklere zarar verebilir ve uzun vadede kronik böbrek hastalığı gelişme riskini artırabilir, eğer hastada kronik böbrek hastalığı varsa ilerlemesini hızlandırabilir. Obez kişilerde, normal kilolu kişilere kıyasla, Son Evre Böbrek Hastalığı gelişme riski 2 ilâ 7 kat daha fazladır.”
Obez Bireyler Kilo Vermeli
Böbrek hastalıklarına ilişkin bilgilendirmede bulunan Özkurt şöyle devam ediyor: “Protein kaçağı ve ödem ile belirti veren ‘obezite ile ilişkili glomerülopati’ görülme sıklığının son yıllarda artış gösterdiği bildirilmektedir. Obezitenin, böbrek taş hastalığı ve böbrek kanseri de dahil diğer bir dizi hastalık için risk faktörü olduğu gösterilmektedir. Genellikle sorun, yaşam tarzı değişiklikleri ile çözülebilir; ancak bazen hasta kilo vermek için tıbbi yardıma da ihtiyaç duyabilir. Obez bireylerde güvenli ve sağlıklı bir şekilde kilo vermek için; haftada en az 300 dakika fiziksel aktivite, haftada en az iki kez kas güçlendirme egzersizi (şınav, mekik vs.), sağlıklı beslenme ve porsiyon kontrolü önerilirken, bazı durumlarda obezite (kilo verme) ameliyatı bir seçenek olabilir. Obeziteyi önlemek için; yağ ve şekerden gelen enerji alımının sınırlandırılması, taze meyve ve sebze tüketimini artırılması, düzenli fiziksel aktivite yapılması (çocuklar için günde 60 dakika ve yetişkinler için haftaya yayılmış 150 dakika) önerilen tavsiyeler arasındadır.”
Obeziteyi kontrol etmeye yönelik toplum çapında müdahalelerin kronik böbrek hastalığının gelişimini önlemede veya ilerlemesini geciktirmede yararlı etkilere sahip olabileceğini belirten Özkurt “uzun vadeli yol haritaları geliştirilmeli” mesajı veriyor.
Sultan Güvenir Özkurt; Tıpta uzmanlığını 2006 yılında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümünde tamamladı. 2016 yılında profesör unvanı alan Özkurt, böbrek hastalıkları alanında çalışıyor.
ESOGÜ Haber 